Günümüzde herhangi bir elektronik cihaz alırken (Uydu Receiver, TV, Radyo) dikkatinizi çekmiştir üzerinde DVB-T, DVB-S gibi logolar görürsünüz. Kutunun üzerindeki her logo bir özellik olduğu için ne kadar fazla logo var ise o kadar iyidir diye düşünüp kafamıza fazla takmayız.
DVB terim olarak Digital Video Broadcasting (Sayısal Görüntü Yayını) in kısaltılmış halidir. Eski analog yayınların kalitesini artırmak amacıyla, aktarılan görüntünün sayısallaştırılarak aktarılması. Sayısallaştırılan görüntü belli algoritmalar ile sıkıştırılıp gönderilebildiği için aynı frekansta birden fazla kanal ve radyo yayını izlenebilmesi sağlanabiliyor.Burada fazla tekniğe girmeye gerek yok ancak eski analog uydusu olanlar bilirler bir frekans girdiğimizde bir tane kanal izleyebilirdik. Şimdiki dijital receiverlarda bir frekans girdiğimizde birden fazla kanal listenebiliniyor. 1994 yılında İlk olarak Uydu Yayınları için düşünülmüş. Ancak değişik aktarım cihazları için temelde aynı olan birçok DVB türemiş. İşte bir çoğumuz için karışıklıkta burada çıkıyor. Kiminde DVB-T kiminde DVB-S yazıyor. Nedir bunlar.DVB-S (Digital Video Broadcasting - Satellite): Türkiyede şu anda en aktif kullanılan standart. Uydu üzerinden yayın için S (Satellite) yani Uydu kelimesi eklenmiş. Uydu alıcılar ve Digital TV kartların özelliklerinde bu terimi görürüz. Bu özelliğe sahip cihaza çanak anten,LNB takıp başka bir ek cihaz gerektirmeden Dijital (Sayısal) uydu yayınlarını izleyebiliriz. Bu günlerde DVB-S2 de çıktı. S2 Second Generation, İkinci nesil demek. Temelde DVB-S ve DVB-DSNG (Uydu üzerinden haber toplamak) standartlarını kullanarak inşaa ediliyor. Tabiki ek birkaç özellikde içericek ve HDTV yayınları bu teknoloji ile iletiliyor. Yani uydudan HDTV izlemek için DVB-S2 alıcıya sahip olmalısınız.
DVB-T (Digital Video Broadcasting - Terrestrial): Karasal sayısal yayın yani normal antenle artık sayısal görüntü kalitesinde yayın izleyebileceğiz. Şu anlarda test aşamasında olan bu yayın tipini, günümüzde birçok cihaz destekliyor. Eğer LCD veya Plazma TV alacaksanız ileride (tahminim 2010) bu yayınları almak için ek bir cihaz kullanmak istemiyorsanız üzerinde DVB-T logolu Televizyonları tercih edin. İstanbulda hem Çamlıca hemde Beylikdüzü vericilerinden test yayını yapılıyor ancak çok düşük güçle yapıldığı için sadece bu vericilerin yakınlarında seyredilebiliyor. Bu yayının en önemli farkıda haraket halinde net görüntü alabilmeniz. Aracınızdan DVB-T destekli LCD panel ile veya notebook unuza taktığınız küçük bir USB DVB-T receiver ile çok net bir şekilde yayınları seyredebiliyorsunuz. Ayrıca bu standart ile radyo yayınlarınıda alabiliyoruz.
DVB-C (Digital Video Broadcasting - Cable): Burada C Cable yani kablolu yayınları temsil ediyor. Yani bir cihazın özelliklerinde DVB-C var ise bu cihaz Sayısal Kablo yayınını destekler demektir. Tabi Türkiye şartlarında böyle bir teknoloji 2007 yılı itibariyle çok uzak gözüküyor. Daha Kablo TV şebekesinin altyapısının kime ait olduğu konusunda hukuksal problemler çözülemedi.
DVB-H (Digital Video Broadcasting - Handheld): Bu standart mobil cihazlar için oluşturulmaya çalışılıyor. Bununda kendi arasında DVB-IPDC, DVB-SH, DVB-H2 gibi tipleri var. Cep telefonlarından TV seyretme işi bu standart üzerinden tasarlanıyor.
12voip.com sitesinden sonra voipwise.com Bedava telefon görüşmesi ve 160 karakter uzunluğunda sms gönderme imkanı veriyor.Buradan indirip kurabilirsiniz.
Tayvanlı FIC’ın ürettiÄŸi Neo adlı cep telefonun 2 farklı modeli Amerika’da internet üzerinden satışa çıkarıldı.Ä°nternet sitesinde bu telefonların geliÅŸtiriciler için olduÄŸunun altını çiziyor.Telefonlarin fiyati ise oldukça makul sayilabilecek bir miktar.
- GeliÅŸmiÅŸ modelleri: 450$ civarinda.
gelişmiş modellerdeki renk Seçenekleri:siyah, gri, beyaz ve turuncu
Görünüşüne ve ismine bakıp bunu yemeye çalışmayın. Bu 5.5 design‘ın bir ürünü. DiÄŸer resimleri bu sitede
bir web sitesi üzerinde çalışırken kullanılan en düşük çözünürlükleri bile düşünmek zorundayız. bunun kontrollerini yaparken kimimiz ekran çözünürlüğü ile , kimimiz tarayıcımızın boyutlarıyla oynuyoruz. frontpage gibi editörlerin tarayıcı boyutunu değiştirmek gibi yetenekleri olsa da kodlarla bizzat boğuşan tasarımcılar için bu bazen sorun olabiliyor. browsersize.com bu sorunu çözmek için yapılmış bir çalışma. whatsmy.browsersize.com ile tarayıcınızın boyutlarını öğrenebilirsiniz. boyutları hesaplarken durum çubuğu, scroll, adres satırı gibi bölümler hesaptan düşülüyor.
setmy.browsersize.com ise tarayıcınızın boyutunu isteğinize göre değiştirmenizi sağlıyor. altı çok kullanılan seçeneğin dışında sayfanın alt kısmındaki alanlara boyutları kendiniz girerek özel bir boyut da ayarlayabiliyorsunuz.
kalabalık bir ofiste çalışıyorsanız bilgisayarınızın başından her kalktığınızda kilitlemekten ve daha sonra ÅŸifre girmekten yorulmuÅŸ olmalısınız. hatta “bunca yıldır birlikte çalışıyoruz ama bilgisayarım hala beni tanımıyor” cümlesini defalarca kullanmış olabilirsiniz. artık bu iÅŸkenceye son vermek için ihtiyacınız olan iki ÅŸey var. bir adet webcam ve ücretsiz olarak bilgisayarınıza indirebileceÄŸiniz banana screen programı. Bu programı kurup yüzünüzü bilgisayarınıza tanıttıktan sonra hayalleriniz gerçekleÅŸmiÅŸ olacak. bilgisayarınızın başından kalktığınız anda bilgisayarınız otomatik olarak kilitlenecek ve sadece sizin yüzünüzü gördüğü anda tekrar açılacaktır. yaÅŸasın bilgisayarım artık beni tanıyacak ama bir de konuÅŸsa çok güzel olurdu dediÄŸinizi duyar gibi oluyorum. belli mi olur, belki bir gün konuÅŸmaya da baÅŸlar…
Yeni bir şirket olan mShopper kullanıcılarına cep telefonları ile alış-veriş yapma imkanı suancak. mShopperın sağlayacağı servis sayesinde 100 den fazla markanın 7 milyondan fazla ürünü cep telefonu ve mshopper sayesinde karşılaştırıp, yine aynı yolla sipariş edilebilecek.
Anlaşmalı GSM şebekelerinin menusüne eklenecek olan bir uygulama ile alış-veriş yapılması sağlanacak. İstenen ürün veya markanın ilk iki harfi girildiğinde uygulama ürünleri veya satış yapan satıcıların bir listesini ve ürünlerin fiyatlarını sunacak.
Kredi kartı ve adres bilgileri ister mShopper’ın web adresinden ister cep telefonu ile arayarak sisteme kayıt ettirilecek.
Kaynak: 1
Söylentilere göre Microsoft iPhone’e rakip olarak bir ceptelefonu piyasaya sürecekmiÅŸ. Adını ZunePhone koydukları telefonda Microsoft’un hemen hemen tüm hataları mevcut.
Özellikle polaroid kamerası ve sürekli 12:00 gösteren saati özellikleri dikkat çekiyor.
Demo için buradan buyrun…
skype çok kullanılan bir araç haline geldi. fakat her gittiğiniz yerde skype kurulu bilgisayarlarla muhatap olmayabiliyorsunuz. belki de çok gezen birisiniz ve gizli kalmayacağından korktuğunuz bilgileriniz için çekinceleriniz var. bu yüzden her bilgisayarda skype hesabınıza giriş yapmak istemiyorsunuz. o zaman size bir çözüm önerisi: usb flash belleklere seyyar skype
taşınabilir aygıtlara yüklenip sadece o aygıt üzerinde kullanılabilir sürümleri bulunan pek çok iletiÅŸim programına nazaran skype’ın halen resmi bir seyyar paketinin olmaması sonucu (U3 Cruzer Smart Drive hariç) mark o’neill küçük bir kod yazarak bu soruna “unofficial” bir çözüm getirmiÅŸ.
yapacağımız şeyler şöyle:
- önce kendi bilgisayarımızdaki skype.exe dosyasını taşıyıcı flash belleğimize kopyalıyoruz
- ardından bu klasörün içine “data” adlı yeni bir klasöz oluituruyoruz
- microsoft notepad’i (bidiÄŸimiz not defteri) açıyoruz ve ÅŸu kodu yazıyoruz:
skype.exe /datapath:”Data” /removable
- ÅŸimdi bu dosyayı data klasörünün içine “skype.bat” adıyla kaydediyor ve kapatıyoruz.
evet yapılacak iÅŸlem bu kadardı. artık seyyar skype’ımızı dilediÄŸimiz bilgisayarda, skype kurulu olmasa bile kullanabiliriz.
kaynak burada.
Dünyanın ilk CD’si 17 aÄŸustos 1982 tarihinde Hanover’in dışındaki Philips fabikasında üretildi. Ä°sveç müzik gurubu ABBA’nın ‘the visitors’ isimli albümüde CDdeki ilk albüm oldu.
1979 yılında sony ile Philips ortaklaÅŸa ‘red book’ adında piyasadaki tüm CD ve CD-rom’ların teknik spesifikasyonlarını içeren bir standard geliÅŸtirdiler.
CD’nin ilk piyasaya çıktığı tarihden bu yana dünyada 200 milyarın üzerinde CD-album satılmış.
daha geniÅŸ bilgi burada.